Türkiye’nin Milano Erkek Moda takvimine üst üste iki kere davet edilen ilk ve tek moda tasarımcısı Serdar Uzuntaş ile Koronavirüs ve bunun etkisiyle değişen moda dünyasını konuştuk.
Türkiye’den dünya markası çıkmaz diyenlere kulak asmadan yoluna devam eden tasarımcının karantina günlerinde takipçilerine moral vermek için gerçekleştirdiği yayınlar da yaratıcılığının sadece moda ile kısıtlı olmadığını gösteriyor.
Öncelikle bir tasarımcı ve bir birey olarak bu dönem nasıl geçiyor?
Evimde geçiyorum, zorunlu olmadıkça dışarı çıkmıyorum.
Ben genellikle Milano-Londra ve İstanbul arasında sürekli seyahat halinde olduğum için yakın bir zamanda evimle ofisimi birleştirmiştim. Bu sebeple işe gidip gelme sorunum da olmuyor.
Yeni koleksiyonlara odaklanabiliyor musun?
Uzun zamandır işimle ilgili bir çok şeyi dışarda organize etmeye çalıştığım için evde vakit geçiremiyordum. Şimdi ise zamanımı evimde işime odaklanarak geçirebiliyorum.
2020’nin Haziran ayında gerçekleşecek moda haftaları Eylül ayına ertelendi. Ben de Eylül’de sunacağım SR Serdar 2021 İlkbahar/Yaz koleksiyonunu hazırlıyorum.
Milano Erkek Moda Haftası resmi takviminde ikinci kez yer alacağım ‘’Show Presentation’’um için çalışmalarımı son hız sürdürüyorum. Durmak yok. Çalışmaya, üretmeye devam ediyorum.
Milano Erkek Moda Haftası resmi takvimine ilk giren Türk tasarımcısın. Bu nasıl gerçekleşti?
Milano Erkek Moda Haftasında yer alacağımı hissediyordum. Hatta bir röportajda bana sorulan ‘’Dünya markası olabilmek için nasıl bir yol izlemelisin?’’ sorusuna şu cevabı vermiştim: ‘’Dünya markası olabilmek için özgün ve güncel tasarımlar ve koleksiyonların devamlılığı büyük önem taşır. Ben de ilk günden beri bu prensipte hareket ediyorum. 10. Yılımda artık dünya markası olma yolunda ilk büyük adımı atmış olacağım.’’
Tam da 10. Yılımı kutladığım günlerde, Londra, Paris, Floransa ve Milano’da yaptığım koleksiyon sunumlarımı yakından takip eden Milano Moda Haftası komitesi tarafından bir toplantı daveti aldım. İnanılmaz heyecanlandım.
Benden 2021 Sonbahar/Kış koleksiyonum ile ilgili sunum yapmamı istediler. Toplantı 45 dakika sürdü. Yaptığım tasarımların yeni, satılabilir ve özgün tasarımlar olduğunu, Ocak ayında resmi programda yer alacağımı söylediler.
Dünya markaları arasında ismimin yer alacak olması ve koleksiyonlarımı gösterme fırsatı bulmak beni inanılmaz duygulandırmıştı. Dünya markası olma yolunda bana verilen büyük bir şanstı.
Dünya markası olma yolundaki adımımı ilk olarak 12 Ocak 2020’de Milano Erkek Moda Haftası’nda gerçekleştirdiğim Show Presentation ile atmış oldum.
Instagram’da yaptığın canlı yayınlardan bahseder misin?
Karantina günlerinde, sosyal medyayı daha sık ve aktif kullanmaya başladım. Biririmize destek olmamız gereken bir dönem içinde olduğumuzu düşünüyorum. Bu sebeple şahsi Instagram hesabım @serdaruzuntas’tan, beni takip eden takipçilerime birazcık da olsa moral vermek için, Salı, Perşembe, Cumartesi geceleri 23:00’da ‘’FASHION FUN FEVER’’ temalı canlı yayın bağlantıarı gerçekleştiriyorum.
Konsepti biraz daha detaylı anlatabilir misin?
Çok samimi ve çok keyifli geçtiğini söylebilirim. Çünkü her seferinde bir konsept belirliyorum. Arada sürpriz ünlü konuklarım oluyar. Meselam bu Salı konseptimiz ‘’Exotic Leopard Print’’. En iyi giyinen üç takipcimi Instagram hesabımdan paylayaşacağım. Günümüz modası ve önümüzdeki sezonlarda gelecek moda hakkındaki soruları cevaplıyorum.
Konsepte göre şarkı önerileri ile farklı bir çok tarzda şarkıları dinleyip dans ediyoruz. Takipçilerim kendi aralarında birbirlerini tanıyıp sosyal medyadan yeni arkadaşlıklar kuruyorlar. Bu durum bana ve takipçilerime büyük bir moral kaynağı oluyor.
Bu salgından çıkarılacak dersler neler?
Doğaya saygı duymazsak, doğa bunun öcünü insanlardan bir şekilde alıyor. Yaşadığımız bu dünyada moda dahil tüm sektörlerde sürdürülebilirlik ilkelerine saygı duymak gerekiyor.
Doğanın bu ültimatomunda hızlı modanın ve sınırları aşılmış tüketimin payı nedir sence?
Süper hatta hiper bir küreselleşme yaşadık. Ve sonuçları görüyorsunuz. Eskiden bir yerden bir yere gitmek 24 saate sığmıyordu. Şimdi bir salgının 1 milyon kişiyi etkiliyor olması sadece günlerle ölçülüyor. Herkes kabuğuna çekilmeyi öğrenecek. Gözünü yakınındakine çevirecek. Yerel markaların güçlü olması için savaşacak.
Bir sonraki, yani ertelenen moda haftası ile ilgili öngörülerin neler?
Moda dünyasının birbirlerine daha çok kenetleceklerini düşünüyorum. Moda Haftası resmi programlarının dışında defileler yapan markalarında moda haftasının resmi programlarının içinde Show yapıcaklarını düşünüyorum. Çok büyük kolleksiyonların yerine daha az ve öz koleksiyonlar gündemde olacak. Biraz daha efektif davranacağımız bir döneme giriyor olacağız. Moda perakendesi aksiyonlarında daha dikkatli olacak .
Modanın geleceğini nasıl görüyorsun?
Her sektör gibi moda sektörünün de bu salgından etkileneceği kesin. Bazı moda markalarının yollarına devam edememe durumları olabilir. Yakın gelecekte her ülkenin moda sektörünün kendi içinde birbirine daha çok ketenetlenip ayakta kalabilmek için bir dayanışma içinde bulunacaklarını söyleyebilirim.
Moda Haftalarının geleceğini nasıl görüyorusun?
Haziran ayında gerçekleşmesi gereken tüm moda haftaları Eylül ayına ertelendi. Yakın zamanda okuduğum bir makalede moda haftalarının senede bir kere olmasına dair bir görüş vardı. Belki de bir daha hiç moda haftası görmediğimiz bir çağ da olabililir. Bu görüşlerin olasılık dahilinde olduğunu düşünüyorum.
Hızlı modaya ilginin azalıcağını düşünüyorum. Çünkü dünyada oluşan bu kirliliğin başında bu tarz büyük firmaların rol alması hızlı modayı kötü yönde etkiliyecektir. Artık daha bilniçli tüketiciler ve daha katileteli ürünlerin gündemde olacağı bir çağdayız. İnsanların, aldığı bir parçanın bir yıkamadan sonra giyilmeyecek duruma gelmesinden sıkıldığını düşünüyorum. İnsanların daha az daha öz parçalar ile tarzlarını yenileceklerini düşünüyorum.
Nasıl sadeleşeceğiz? Sürdürülebilir bir gardırobun sırları nelerdir?
Güncel bir gardırobunuzun olmasını istiyorsanız öncelikle 2 senedir giymediğiniz bütün parçaları gardırobunuzdan çıkarmanız gerekir.
Bunu yapmanız çok önemlidir. Elinizde sadece kullandığınız parçalar kalacaktır. Öncelikle gardırobunuzun temel parçaları olan kaliteli klasikleri belirlemek gerekir.
Örneğin, siyah, beyaz, lacivert ve gri tonları ile elinizde olan ceket, gömlek pantolon ve aksesuarlar gibi önemli kategorideki kaliteli klasikler gardırobunuzun sizi her durumda kurtaracak parçalarıdır.
Gardırobunuzda kalan parçalar ile günün modasında sizin tarızına uyan kombileri rahatlıkla yapabilirsiniz. Gardırobunuzdaki eksikleride ortaya çıkarmış olursunuz.
Böyllelikle bir sonra yapacağınız alışverişinizde gardırobunuzun eksiklerini satın almakla daha bilinçli bir alışveriş yapma şansını yakalacacaksınız.