Büyük umutlarla merhaba dediğimiz 2020 bu kadar da olmaz dediğimiz her şeyi “Ne kadar olmaz bu kadar mı?” diyerek tattırmaya ant içmiş gibi. COVID-19 virüsü bu felaketlerin en aklımızın ucundan geçmeyeni. Tüm dünyayı etkisi altına almış bu virüs ile yaşamayı öğrenirken taptaze anksiyeteler de bize katılmaya devam ediyor. Sağımız solumuz virüs olmuşken dalgınlığa gelinen bir an, ihmal edilen kurallar bizi hastalıkla tanıştırmaya yetiyor.
Yakın zamanda ben de virüse yakalananlar kervanına katıldım ve bu süreç içerisinde moralimi düşürmemek için elimden geleni yaptım. Şimdi, bu yaptıklarımı ve tavsiyelerimi, virüs ile temas edenler veya virüse yakalananlarla paylaşmak isterim.
Virüsle Tanışma
Belirtiler göstermeye başladınız ve testinizin sonucu pozitif çıktı. İlk gün herkes sizi arayacak ve virüs hakkında saatlerce konuşacaktır. Ya kendisi ya bir tanığı ya da tanıdığının tanıdığı mutlaka koronavirüse yakalanmıştır. Bu telefon trafiğinden sağ çıkmak birinci adım. Kendinizi uzun uzun anlatmak yerine “İlaçlar bende çok uyku yapıyor” kâğıdını oynayabilirsiniz. İlaçlar gerçekten çok uyku yapıyor bu arada. Bol bol istirahat size de iyi gelecektir. Virüsün vücudumuzda olduğunu bilmek korkutuyor ama biz daha güçlüyüz virüs birey! Bu dönemde psikolojimizi yüksek tutmak, kendimizi düşürmemek çok önemli. C vitamini almayı ve bol bol sıvı tüketmeyi ihmal etmeyin.
Virüse Alışma
Eğer hafif atlatıyorsanız 3. ya da 4. günden sonra iyileşme başlıyor. Ani koku, tat kayıpları sizi panikletmesin, geri gelecekler. 4. günle beraber virüsün vücudunuzda olduğu gerçeği hiç de saçma gelmiyor ama “Bu karantina nasıl bitecek?” diye düşünmeden de edemiyorsunuz. İşte bu aşamada size naçizane bir harita çiziyorum:
Kendinize Çok Konuşan Arkadaşlar Belirleyin

Baktınız duvarlar konuşmuyor. Evde tek başınızasınız ya da aileniz ile konuşacaklarınız bitti. Hemen çok konuşan arkadaş listenizi gözden geçirin. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünen ve konuşan arkadaşlar hep vardır. İşte şimdi onları göz devirmeden dinleme zamanı! Anlatsın bakalım arkadaşıyla buluşmaya giderken giymeye karar veremediği bütün kombinlerini, erkek arkadaşıyla yaşadığı problemleri.
Gelsin Stalk’lar!

Çıksın yastık altından fake hesaplarınız. Stalk için bundan daha iyi zaman mı var? Hangi ünlü kimi like etmiş? Yaz dizileri romantik sahneler… Konuşmadığın ama hayatını merak ettiğin eski yakın arkadaşın tatilde nereleri gezmiş? Fake hesap, hayatınızın heyecanını taze tutmak için hazır. Şöyle bir üfleyip tozunu aldıktan sonra basın tuşlara!
Netflix, BluTv ve Nicesi… Canımızsınız!

Vakit, dijital platformları el üstünde tutma vaktidir! Sezonu uzun ve türü komedi olan dizileri tercih edin. Önceden izlediğiniz ve sizde yeri hep ayrı olan diziler yine iyi hissetmenizi sağlamak için hazırlar. Yanınıza bol limonlu bitki çayınızı alıp gülmeye başlayın.
Bir diğer önerim ise 90’lar turuna çıkmanız. Bir yerde 90’lar nostalji turu varsa, o tur bir tam gününüzü alır. Film için de aynı şey geçerli. Seri filmleri tercih edin.
Evde Adım Atmaya Devam

Bir süre için zorlu hareketleri unutun çünkü halsizlik ve eklem ağrısı bu hareketlere çok izin vermeyecek. O zaman “Evin içinde volta atma keyfi” diyor ve günde 5 bin adım atma hedefine ulaşmaya çalışıyoruz. Evimiz küçük diyenler, Youtube’un Leslie’si ile tanışarak bu hedeflerini gerçekleştirebilirler.
Bunların doktor tavsiyesi olarak algılanmasını istemem. Karantina ile verilen savaşta araştırdıklarım, tecrübe ettiklerim ve bireysel tercihlerim daha çok. Bu süreçte size ulaşacak olan aile hekiminize danışmanızda fayda var.
Son olarak; kendinize iyi davranın. Moralinizin bozulmasına neden olan kişilerden uzak durun. Su içmeyi unutmayın. Haydi, şu virüse kimin daha güçlü olduğunu gösterelim!